El hareketi ile siyasi mesaj vermek çok önemlidir!
CHP ve DEM’cilerin el işareti, İşaret Parmağı ve Orta Parmağın (V) şeklinde açılmasıdır!
Milli Görüşçülerin el işareti; Sıkılı yumruktaki Baş Parmağın yukarı tutulmasıdır!
İBDA-C- İhvan- El Kaide ve dinci terör örgütlerinin işareti ise sıkılı yumruktaki İşaret Parmağının yukarı doğru tutulmasıdır.
Demokrat Parti-Adalet Partisi-Doğru Yol ve DOĞRU Partinin el işareti ise,
açık bir elin yukarı kaldırılmasıdır. (Yeter Söz Milletindir)
Milli Görüşten çıkmak için Gömlek-Pantolon- Don değiştiren Yumuşakça AKP’nin el işareti ise, başparmağı yokmuş gibi saklayıp, dört parmaklı eli yukarı doğru kaldırmaktır.
Yani, Yumuşakça AKP’nin Rabia’sının bir parmağı eksiktir.
Eksik parmak ise, önemli bir parmak olan başparmaktır!
Başparmağı yerli yerine oturtmazsanız sıkıntı çıkabilir.
Başparmak boşta kalınca ya gider de işaret parmağıyla orta parmağın arasına girerse? İşte o zaman hapı yutarsınız, kaş yapayım derken, göz çıkartırsınız…
Parmaklarla yapılan el işaretlerinin önemini CHP Genel Başkanı Özel’e iyice anlatmalıyız ki, kendisinden önceki Genel Başkanlar gibi (Deniz Baykal ve Kemal Kılıçdaroğlu) Erdoğan tarafından aldatılmasın ve Cumhuriyetin Kuruluş Değerlerini hiç aklından çıkarmasın!
AKP’nin Rabia’sına göre;
İşaret parmağı TEK DEVLET, Orta parmak TEK MİLLET, Yüzük parmağı
TEK VATAN, serçe parmağı ise TEK BAYRAK! Başparmak nerede? Boşta!
İşte bu olmadı!
Bizce, Başparmak TEK DİL olmalıdır.
Bir ülkede Tek Dil olmazsa, devlet nasıl olacak? O devletin dili hangisi olacak?
Tek dil olmazsa, birbiriyle anlaşamayan topluluklar nasıl millet olacak?
Ayrı ayrı dilleri konuşan topluluklar nasıl ortak vatana sahip olacaklar?
Ayrı dilleri konuşanlar, ortak değerlere inanmayanlar nasıl tek bayrağa saygı duyacak? Tüm bu kutsal değerleri bir arada tutan TEK DİLDİR…
Bir milleti ayakta tutan, onun varlığını ve devamını sağlayan, milli şuuru besleyen, bir millete mensup olma hazzını veren ve bireyleri birbirine yaklaştırarak onlar arasında birlik yaratan unsur olarak dilin, millet yaşamındaki yeri çok önemlidir. Sözün özü milletin varlığı, tek dilin varlığıyla mümkündür…
Ülkenizin bir yöresinde Türkçeden başka bir dili eğitim-öğretim-resmi dil olarak tanıyın, çok değil 15-20 sene sonra o yöredeki vatandaşlarınızla anlaşamazsınız. O yörenin çocuğu Türkçe bilmediği için örneğin ne Ege’de çalışabilir ne de bir Karadenizli o bölgede iş yapabilir veya çalışabilir.
Kendi elinizle vatanınızın bölünmesinin yolunu açarsınız…
Soru şudur;
AKP önderliği, Tek Dil konusunda Türk Milletinin bulunduğu noktaya gelir mi?
Tıpış-tıpış gelecektir. Çünkü Ana-Babanın ve iktidarın terbiye edemediğini
Türk Milleti terbiye eder! (Bakınız 31 Mart Seçim Sonuçları)
Çözüm süreci denen “İhanet sürecini” savunan, devlet düşmanlarını ve bazı zavallıları “Akil İnsan” diye tanıyan, Türk Milliyetçiliğini ayaklar altına alan AKP önderliğinin şimdi geldiği noktaya bakarsanız, “Tek Dil” konusunda da
yanımıza geleceğini görürsünüz.
“Yerel Yönetimlere Özerklik” “Federasyon” gibi rezillikleri Özal’dan sonra AKP savunmadı mı? Kılıçdaroğlu CHP Kurultayında, Özel ise aynı sözleri defalarca kullanmadı mı?
Şimdi ne diyorlar; “Vatanın bir tek çakıl taşını vermeyiz!”
FETÖ’nü Türk Devletinin taa kozmik odasına kadar sokanlar, Türk Devletinin en hassas makamlarını FETÖ’ne peşkeş çekenler AKP Önderliği değil miydi?
Şimdi ne diyorlar; “Paralel devlet kurulmasına izin vermeyiz!”
“Ne Mutlu Türküm Diyene” yazılarını, görüntü kirliliği yapıyor diye kaldırtan o şerefsiz AK Valiler değil miydi? Peki, kaldırıp attıkları yazıları, kırdırdıkları Atatürk büstlerini yerlerine koydular mı?
Şimdilik “İki Ayyaş” demek noktasından “Devletimizin Kurucusu ATATÜRK’e” geldiler. Yakında bizlerden fazla Atatürk’çü olurlar…
Değerli Okurlar;
Gücüme giden nedir biliyor musunuz?
Bizler hep doğruda, aydınlıkta, çağdaşlıkta, hür dünyanın ve Türk Milletimizin yanında, Atatürk’ün yolunda olduk. Yerimizden ve dürüstlükten milim sapmadık. Hala daha AKP önderliğinin adalet mekanizmasındaki tetikçileri ve FETÖ kalıntılarına karşı özgürlüğümüzü koruma mücadelesi veriyoruz…
Halkın Filozofu Bergamus der ki;
Demokrasi ve özgürlük savaşında çekilen acılar, insana demokratik terbiye verir. Demokratik terbiye almış insanlar ise ülkelerinin her sorunu ile ilgilenirler. Demokrasi terbiyesi almış kişilerin sayıları ne kadar çoğalırsa,
ortaçağ kalıntıları-tarikat cemaat artıkları, çıktıkları izbelere kaçar…
Sağlık ve başarı dileklerimle
06 Mayıs 2024
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Eş Genel Başkanı