Otoyol gişelerinde son 4 günde yaşanan 3 TIR faciası, eski nizam geçiş sistemini kullanan garanti ödemeli otoyollara dikkatleri çekti.
Meydana gelen kazalara karışan otomobiller gişelere yanaşan TIR’a arkadan çarpıp dorsenin altına girdi.
TIR’ların dorselerinin bu tip kazalarda nasıl ölümcül olabildiği bir kez daha ortaya çıkarken kazaların aynı şekilde meydana gelmesi durmadan otoyola giriş-çıkış sağlayan Serbest Geçiş Sistemi’ne neden dönülmediğini sorgulatmaya başladı.
GİŞELERDE 4 GÜNDE 3 TIR FACİASI YAŞANDI
Son 4 günde 6 kişinin can vermesine neden olan 3 TIR kazası yaşandı. İlk iki olayın meydana geldiği HGS gişelerinde, 2 TIR’ın altında kalan araçlar, TIR’ların dorselerinin bu tip kazalarda faciaya neden olduğunu gösterdi.
Pendik Kuzey Marmara Otoyolu Kurnaköy gişeleri mevkiinde hızla gelen otomobil TIR’ın altına girdi. Kazada 4 kişi hayatını kaybetti. Yine Pendik’te Kuzey Marmara Otoyolu Mecidiye Gişeleri’nde yaşanan kazada TIR’a arkadan çarpan hafif ticari aracın sürücüsü hayatını kaybetti.
Bugün de TEM Otoyolu’nda emniyet şeridinde park halinde duran TIR’a arkadan çarpan minibüsün sürücüsü hayatını kaybetti.
Monoton yollarda sürücünün dikkatinin dağılması ve reflekslerinin zayıflamasına neden olan yol hipnozunun kazalara neden olduğu düşünülürken hipnoz etkisindeki sürücüler için özellikle yağışlı havalarda gişelerde durmasının kazaya davetiye çıkardığı ortaya konuldu.
KORKUNÇ ŞÜPHE!
Kuzey Marmara Otoyolu’nda aynı şekilde meydana gelen ve can kaybının da yaşandığı iki trafik kazasıyla birlikte tartışma konusu olan gişeler, TBMM gündemine taşındı.
TBMM Ulaştırma Komisyonu Üyesi CHP’li Ulaş Karasu, Serbest Geçiş Sistemi’nin (SGS) özellikle neden özel firmalar tarafından işletilen otoyollarda tam olarak uygulanmadığını sordu. Karasu, “Firmaların, devletten daha çok garanti ödemesi almak adına SGS’ye geçmeyip trafik sayılarını manipüle ettikleri iddiası doğru mudur?” sorusuna da yanıt verilmesini talep etti.
CHP’Lİ VEKİL SORDU
CHP’li Karasu, gişe şerit seçme zorunluluğu ve hız düşümü nedeniyle gişeler öncesinde oluşan trafik akış düzensizliğini ortadan kaldırmak ve trafik akışının kesintisiz devam etmesi için SGS’nin önemli olduğunu vurguladı.
Otoyollarda, gişe adaların ve kanopilerin kaldırılarak hızlı ve güvenli geçişin sağlanabileceğini belirten Karasu, duble yollar ve otobanlar yapmakla övünen iktidarın, özellikle yap-işlet-devret modeliyle yaptırdığı ve halen özel sektöre işlettirilen otoyollarda SGS’nin tam olarak uygulanmamasını eleştirdi.
Kazaların meydana geldiği Kuzey Marmara Otoyolu’nun (KMO) da bu yollardan biri olduğunu vurgulayan Karasu, şu ifadeleri kullandı:
“Devletin işlettiği otoyollarda bu geçiş sistemine geçilmesi planlandığı ve az da olsa uygulandığı halde, özellikle özel sektör tarafından işletilen otoyollarda yer alan ücret toplama gişelerinin ekseriyatı neden hala eski sistem olarak fiziki gişe olarak ücret toplanıyor hala belli değil. Yoksa, bu sistemin kurulumu gişe sistemine göre pahalı olması nedeniyle özel sektör tarafından mı tercih edilmiyor?”
Karasu, Bakan Uraloğlu’nun yanıtlaması talebiyle verdiği soru önergesinde de özetle şu sorulara yanıt verilmesini talep etti:
- Teknolojinin en üst seviyede kullanıldığı SGS’ye geçiş maliyeti nedir?
- Ülkemizde Yap-İşlet-Devret modeliyle hayata geçirilen ve halen özel sektör tarafından işletilen hangi otoyollarda SGS bulunmaktadır?
- Hangilerinin sözleşmelerinde bu sisteme geçiş hükmü bulunmaktadır?
- SGS sisteminin olmadığı ve bu sisteme geçiş için bir hüküm bulunmayan otoyollarda, otoyol işletmecileri ile bu hükmü de içerecek şekilde yeni bir sözleşme veya sözleşmeye ek yapılması bakanlığınızın gündeminde midir? Olacak mıdır?
- Gişe ücret toplama sistemindeki amacın, öncelikle şirketlerin vatandaştan nakit para tahsil etmeye yönelik sıcak para elde etme hırsı olduğu iddiası doğru mudur?
- Ayrı şirketler tarafından işletilen aynı güzergah otoyolları üzerinde, bir şirketin işlettiği otoyoldan diğer bir şirketin işlettiği otoyola geçildiği sınır gişelerinin arka arkaya 2 gişe olması yerine bunların ortak tek bir gişe olarak işletilmemesinin gerekçesi nedir?
- Aynı otoyol üzerinde olan ancak farklı şirketler tarafından işletilen otoyollarda (Örneğin Kuzey Marmara Otoyolu’nda); bir şirketten geçen garanti trafik sayısı ile diğer şirket trafik sayısının kontrol edilerek sağlaması nasıl gerçekleştirilmektedir?
- Bir başka deyişle özel firmaların, devletten daha çok garanti ödemesi almak adına SGS’ye geçmeyip trafik sayılarını manipüle ettikleri iddiası doğru mudur?
- Bakanlığınızın bu sistemin zorunlu kılınması için yaptığı/yapacağı çalışmalar var mıdır, olacak mıdır?
- Olacaksa Türkiye genelindeki otoyollarda bu sistem ne zaman tam olarak hayata geçirilecektir?”