Aslında bu söz; 2019’da terennüm edilmiş basit bir seçim şarkısı olmanın ötesinde önemli bir subliminal mesajın ifadesidir.!
Biryerlere verilen ve sonunda başardık ifadesinin karşılığı olan mesaj şudur;
Eskiden dışarıda potansiyel bir tehlike olan emperyal dış güçler, içeride ise devletin mücadele ettiği bir avuç işbirlikçi vardı..
2002 yılından itibaren artık dış güçlerin bir ehemmiyeti kalmadı zira içeride onların varlığını aratmayacak ve siyasete egemen olacak büyüklükte bir iç güç kitlesi oluşturuldu ve sonunda yönetim ele geçirildi..
23 yıllık icraatın sonunda vatanın asıl sahipleri, asırlık milli servetleri ellerinden alınmak ve iliklerine kadar soyulmak suretiyle sefalet içinde yaşayan, sürekli beyin ve sermaye göçü veren, bu yüzden de azınlığa sürüklenen bir nüfus kitlesine dönüştürüldü. Bu yapılırken de milli demografik yapı, hazırlıkları önceden tamamlanmış planlı bir kavimler göçüyle tahrip edilerek yeni bir toplum sentezi oluşturuldu..
Osmanlı sosuna batırılmış, Din ceketi giydirilmiş, Ecdat ve İslam’la alakası olmayan bu sentez; muhafazakar kesime Mehter, Ezan ve Sela eşliğinde sunuldu ve tepkiler en aza indirildi..
Sözün özü; ilk kez bir ülke kendi insan, devlet ve para gücüyle kansız, silahsız teslim alındı..
Bunu stabil kılabilmek için de itiraz edenleri derdest eden bir korku düzeni kuruldu..
Şimdi sıra geldi 4 yıl önce sinsice ve gizlice kaleme alınmaya başlanıp hazır hale getirilen ve mevcut duruma meşruiyet kazandıracak olan yeni anayasayı dayatmaya ve bir şekilde muhalefetin de desteğini alarak yürürlüğe sokmaya.!
Sonrasında ne mi olacak?
Eğer güçleri yeterse tıpkı Yugoslavya örneğinde (ya da Osmanlı’nın son döneminde) olduğu gibi adım adım yeni federe devlet yapılanmasının devreye sokulması; isim, bayrak, marş ve yönetim hususlarının belirlenmesi ve faaliyete geçirilmesi..
Olay bundan ibarettir ve şahsım nezdinde bundan böyle bunun farkında olmayan ya da olmak istemeyen hiçbir siyasi partinin herhangi bir milli ve yasal hükmü yoktur..
Dr. Vecdet Öz